Giriş
İlk demir pulluk1833’de kullanılmaya başlamış ve bu önemli gelişme toprak işlemede çığır açmıştır. Çeki kuvveti olarak kullanılan hayvanların yerini zamanla traktör almış ve bu günün modern toprak işleme alet ve makinelerinin uygun şekilde kullanımı sağlanmıştır.
Bitkisel üretim toprak işleme ile başlar toprak işleme kendisinden sonra yapılacak tüm tarımsal işlemleri ve verimi etkiler. Bu nedenle yetiştirilecek bitkinin agro teknik isteklerine uygun toprak işleme sistemini seçmek önemlidir.
Toprak işlemede iyi bir tohum yatağı hazırlamak toprağın fiziksel durumunu ıslah etmek, yabancı otları yok etmek gibi esas amaçlardandır.
Örneğin toprağı gevşetip ufalamak, kesekleri parçalamak, kaymak tabakasını kırmak tohum yatağını bastırmak, anızı ve bitki artıklarını toprağa karıştırmak ve gömmek, toprağın daha fazla su emmesinin ve depolanmasını sağlamak, gübre ve diğer maddeleri toprağa karıştırmak.
Birim alandan alınan ürünü arttırmaya yönelik olarak son yıllarda kullanılan aşırı üretim girdileri hem üretilen ürünlerin kalitesinde sorunların oluşmasına hem de üretim kaynağı olan toprağın verimliliğini (uzun dönemde) azaltılmıştır. Bunun sonucunda; üretim girdileri çevreye ve üretim kaynaklarına zarar verir konuma gelmiştir. Toprak her geçen gün verimsizleşmiş ve sıkışma, erozyon, organik madde kaybı gibi bir dizi sorunla yüz yüze gelmiştir.
Bu sorunların farkına varan üretici ve araştırıcılar toprak işleme açısından toprağa daha az alt üst eden ve daha az karıştıran ve araç trafiğini azaltan uygulamalar üzerine yoğunlaşmışlardır. Bu kapsamda azaltılmış toprak işleme sistemleri ve hatta toprağı hiç işlemeden ekim yapılabileceği uygulamalar denenmektedir. Bu tür üretimler daha çok ikinci ürün üretimi için yapılmaktadır. Bu tip üretim yöntemlerinden en radikal olanı toprak işlemesiz tarım sistemidir. Bu sistemin en önemli özelliği anıza dorudan ekim herbisit uygulamasıyla kombine edilmiştir.
2. TOPRAK İŞLEME SİSTEMLERİ
Amerikan toprak bilimi derneği toprak işleme sistemlerini 4 ana grup altında toplamaktadır.
1 — Korumaya yönelik toprak işleme (Conservation tillage)
2 — Alışılagelen toprak işleme (Conventional tillage)
3 — Azaltılmış toprak işleme (Reduced tillage)
4 — Toprak işlemesiz tarım (No tillage farming)
2.1. Korumaya Yönelik Toprak İşleme
Alışılagelmiş toprak işlemeyle karşılaştırıldığında korumaya yönelik toprak işleme, rüzgar ve su erozyonu ile toprak kaybını önleyen, toprak nemini korumayı amaçlayan bir işle¬me tekniğidir. korumaya yönelik toprak işlemede erozyon kontrolü açısından bitki artıklarından yararlanılabildiği gibi, kaba kesekli bir toprak işleme de toprak koruması için baş¬vurulan yöntemlerden biridir. Bu nedenle toprak işlemesiz ta¬rımla korumaya yönelik toprak işlemeyi birbirine karıştırmamalıdır. Toprak işlemesiz tarım da şüphesiz toprak korumaya yöneliktir. Ancak, korumaya yönelik toprak işleme mo¬dern anlamdaki toprak işlemesiz tarımdan daha eski ve kapsam olarak da ondan çok daha geniştir- Şekil 2.1'deki toprak işleme üçgeninde açıklandığı gibi korumaya yönelik toprak işleme ve toprak işlemesiz tarım yanında, azaltılmış toprak işlemeyi de kapsamaktadır.
Eğer azaltılmış toprak işleme; bitki artıkları yakılmadan toprak yüzeyinde bırakılacak şekilde uygulanıyorsa, o da korumaya yönelik toprak işleme kapsamında sayılabilir
2.2. Alışılagelmiş Toprak İşleme
Bu sistemde pulluğun ortaya çıkışı ile birlikte halen pulluk uygulamasını kapsayan klasik anlamdaki toprak işleyerek tohum yatağı hazırlama sistemidir. İşleme birinci ve ikinci sınıf toprak işleme aletlerinden yararlanılarak tarlanın ekim için hazırlan¬ması şeklinde tanımlanabilir. Anlam olarak pulluk kullanılmayı içerir. Tipik bir alışılagelmiş toprak işleme tarımı aşağıdaki işlemlerin tamamını içerir :
— Kulaklı pullukla toprak işleme,
— Diskli tırmık çekme (l veya 2 kez),
— Tırmıkla veya kültivatörle toprak işleme (l veya 2 kez),
— Ekim ve gübreleme.
toprak işleme sistemlerinde temel etkin kullanılan alet sayısındaki azlık-çokluktur.
1) Diskaro veya tarla kültivatörü + ekim
2) Döner çapa + ekim
3) Ağır çizel veya tarla kültivatörü + ekim
4) Diskaro + ekim.
Yukarıda sıralanan programlardan döner çapa + ekim programı hariç, diğer üç program ikinci ürün soya ve mısır üretiminde halen Çukurova'da uygulama olanağı bulmuştur. Pulluk devreden tamamen çıkmıştır. Pamuktan sonra kışlık buğday ve arpa ekiminde de pulluk kullanılmakta, kültivatör veya diskaro + ekimden oluşan bir azaltılmış toprak iş¬lemeli üretim programı uygulanmaktadır. Alışılagelmiş toprak işlemeli tarım sisteminde en fazla araç trafiği bulunmakta ve bunun sonucunda toprak o oranda çok sıkışma ile karşı karşıya kalmaktadır.
2.3. Azaltılmış Toprak İşleme
Bu toprak işleme yönetimi, minimum toprak işleme (mini¬mum tillage) ve sınırlı toprak işleme (limited tillage) olarak da anılmaktadır. Azaltılmış toprak işleme alışılagelmiş toprak işle¬me yöntemlerine göre bazı işlemlerin uygulanmadığı bir yön¬temdir- Eğer anız artıkları toprak yüzeyinde kalacak şekilde bir işleme yapılıyorsa toprak muhafazaya yönelik işleme şekillerin¬den biri olarak da varsayılabilir.
Normal olarak pullukla sürme, azaltılmış toprak işleme kav¬ramı içinde bulunmaz. Diğer deyişle bu sistemde pulluk kullanılmaz. Bu sistem daha çok ikinci ürün tarımda ve yüzeysel kök sistemi bulunan ürünlerin hasatından sonraki toprak hazırlığında kullanılır(Akbolat, 1997).
Fakat, diğer tip ekipmanlarla tarla yüzeyi amaca göre işlenebilir. Örneğin bazı azaltılmış toprak işleme programlan aşağıdaki gibi olabilir :
2.4. Toprak İşlemesiz Tarım
Toprak işlemesiz tarımda, ikinci ürün soya ve mısır, anız yakılmış veya bitki artıklarıyla örtülü bir tarlaya ön bitki hasat edilir, edilmez doğrudan ekilmektedir(Zeren, 1984). Bu yöntemde, bitki¬nin gelişme ve olgunlaşma döneminde çapalama amacıyla her¬hangi bir toprak işleme yapılmaz. Diğer bir deyişle toprak işlemesiz tarım :
— Sıfır toprak işleme (zero tillage) ve
— Kimyasal toprak işlemenin (chemical tillage) bir arada kullanılmasıdır.
Alışılagelmiş toprak işleme aletleri kullanan çiftçilerin bit¬ki yetiştirme açısından bu aletleri kullanmasını gerektiren 2 önemli neden vardır :
— Mekanik yolla ot mücadelesi yapmak ve
— Tohumun çimlenmesi ve çimlenen filizin gelişmesi için optimum mikro çevreyi yaratmak ve korumaktır.
Toprak işlemesiz tarımda bu iki temel konu ihmal edilmiş değildir, ancak; değişik bir çözüm yolu uygulanmaktadır. Bu sistemde;
— Herbisit kullanımı mekanik ot mücadelesindeki aletlerin yerini almakta,
— Tohumun çimlenmesi ve filizin geliştirilmesi için ise, toprağa sürekli karışarak onu humusça zenginleştiren, strüktürünü iyileştiren su ve besin tutma kapasitesini artıran, malç görevi yapan, rüzgar ve su erozyonunu önleyen organik artık¬larla sağlanmaktadır. Ayrıca toprak işlemesiz tarımda tarla üzerindeki araç trafiği de minimuma indirildiğinden toprak sıkışıklığı engellenmekte, tohumun çimleneceği doğal çevre dai¬ma yeterli iyilikte kalmaktadır.
2.4.1.Toprak İşlemesiz Tarımın Tarihçesi
Modern anlamdaki toprak işlemesiz tarımın literatüre geçişi yeni olmakla beraber, uygulaması çok eskidir. Aslında doğada insan eli değmeyen alanlarda bitki gelişimi bu yol¬la olmaktadır. Bu doğal ilkesi, tropik alanlar kadar çöller için de geçerlidir. Çünkü tropikal bölgeden çöllere kadar, dı¬şarıdan herhangi bir mekanik araçla toprağa müdahale edil¬mediği halde dahi bitki döngüsü devam etmiştir.
Özellikle 1950 yılı başından itibaren 2,4-D ve diğer bazı etkili maddelerin herbisit özellikleri saptandıktan sonra alı¬şılagelen toprak işlemeli tarıma karşı alternatif üretimi teknik¬leri gelişmeye başlamıştır. Özellikle «paraquat» etkili maddeli herbisitler «no tillage farming» çağını başlamıştır(Zeren, 1984).
1966'da ABD'de Allis Chalmers Firması ilk anız mibzerini seri üreterek pazarlamaya başlamıştır. Türkiye'de şu anda bu gereksinmeyi karşılayacak bir anıza direk ekim makinesi bulunmamakta, Soya ve mısırda anıza ekim araştırma safha¬sındadır.
2.4.2. Toprak İşlemesiz Tarımın Yararları ve Sakıncaları
Toprak İşlemesiz tarımın çiftçiye sağladığı 3 temel yarar;
1) Toprak muhafazası,
2) Enerjiden tasarruf,
3) Zaman ve emekten tasarruftur.
2.4.2.1. Toprak Koruması
Özellikle toprak yüzeyinde kalan organik artıkların top¬rak muhafazası yönünden önemi büyüktür. Bu konuda Purdue Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma sonucu aşağıda görülmektedir.
Bitki artığı ton/ha Yüzey akışı % İnfiltrasyon % Toprak kaybı
ton/ha 0,00 45 54 13,00 0,625 40 60 7,50
1,25 25 74 2,50
2,50 0,5 99 0,75
5,00 0,1 99 0,00
10,00 0,00 100 0,00
Çeşitli toprak işleme aletlerinin organik maddeyi hangi oranda toprak yüzeyinde koruduğunu gösteren değerler
Kulaklı pullukla sürme (12,5-17,5 cm iş derinliği) 30 Kulaklı pullukla sürme (20 cm iş derinliği) 10
Diskli anız pulluğu 50 Tandem veya offset diskaro 50
Diskli pulluk 40 Tarla kültivatörü 80
Çizel 75 Ot yolucu 85
Anız mizberi (ondüleli disk keskili) ile ekim 90
Kulaklı pullukla sürme (12,5-17,5 cm iş derinliği) 30 Kulaklı pullukla sürme (20 cm iş derinliği) 10
Diskli anız pulluğu 50 Tandem veya offset diskaro 50
Diskli pulluk 40 Tarla kültivatörü 80
Çizel 75 Ot yolucu 85
2.4.2.2. Enerjiden Tasarruf
Genel tarımsal enerji tüketiminde gelişmiş ülkelerde % 57 olan mekanizasyon payı, gelişmekte olan ülkelerde % 22 ve dünya ortalaması % 51'dir.
ABD'de tarımda tüketilen toplam motorinin % 32'si trak¬tör yakıtı olarak kullanılırken Türkiye'de bu oran traktör ve bi¬çerdöver için % 20 civarındadır. Türkiye'de tarımsal amaçlı motorin tüketiminin yılda l milyon ton civarında, olduğu tah¬min edilmektedir(Zeren, 1984).
Çizelge 4. Farklı Toprak İşleme Sistemlerine Göre Akaryakıt Gereksinmesinin Karşılaştırılması (ABD için) (Zeren, 1984).
Alışılagelen toprak işlemeli tarım Mazot tüketimi
Azaltılmış toprak işlemeli tarım I
Diskaro 7,00
Diskaro 7,00
Tırmık, tapan 6,05
Ekim 6,05
Herbisit 4,92
Çapalama 2,17
Çapalama 4,07
Hasat 11,82
Toplam 49,08
Azaltılmış toprak işlemeli tarım II
Artıkların parçalanması 5,20
Ekim 4,16
Herbisit 2,18
Çapalama 4,06
Çizelge 4’ün Devamı:
Çapalama 4,06
Hasat 11,82
Toplam 31,48
Toprak üşlemesiz tanın
Artıkların parçalanması 5,20
Anıza ekim 4,92
Herbisil 2,18
Hasat H,82
Toplam 24,12
Toprak İşleme Sistemlerinin İşgücü Gereksinmesi
Alışılagelmiş toprak işlemeli tarım İşgücü Gereksinmesi
İÇh/ha
Pullukla sürme
Gübre dağıtma
Gübreleme
Herbisit püskürtme 1,50
Anıza ekim.
2.4.2.3. Çevreye Olan Etki
Karakterleri gereği tarımsal amaçlı kimyasallar belli doz¬lardan sonra bitkiler ve hayvanlar için toksittir. Ancak son yıl¬larda toprakta kalıncılığı sınırlı olan herbisitlerde büyük ge¬lişmeler olmuştur. Bunlar önerilen dozlarda kullanıldıklarında şimdiye kadar önemli bir sorunla karşılaşılmamıştır. Ancak en büyük sorun alışılagelen toprak işlemeli alanlarda kullanılan kimyasalların yağmur erozyonu ile yıkanarak göl ve akarsular¬da meydana getirdikleri kirliliktir. Kimyasal kullanımı engellenemeyeceği, yağış rejimi kontrol altına alınamayacağına göre, göl ve akarsuların kirlenmesini engellemenin tek yolu yine No-till tarım olmaktadır. Ayrıca bu kimyasalların tarlada ama¬cına ulaşabilmesi için etki dönemlerinde yıkanmadan toprakta kalmaları gerekmektedir. Toprak muhafaza ve çevre koruma kuruluşları bu nedenle No-till tarım sisteminin savunucularıdır.
2.4.3.Toprak İşlemesiz Tarımı Sınırlayan Faktörler
1960 lı yıllardan önce uygulanan azaltılmış toprak işleme ve anız malçlı tarım sistemi ile günümüzdeki No-till tarım sistemi olanakları, araştırma ve deneyim açısından çok fark¬lıdır. No-till tarım konusunda her geçen gün yeni olanaklar ve teknolojiler uygulamaya konulmaktadır. Ancak bu tarım şeklinin de her ülkede her çeşit toprak ve işletme koşulunda uygulanabileceğini savunmak da doğru değildir. No-till tarım sistemine eleştiriler şu noktalarda yoğunlaşmaktadır.
1 — Vasat çiftçi için zor ve daha fazla yönetim bilgisi gerektirdiği,
2 — Ağır ve drenajı zor tarlalarda uygulama olanağının bulunmadığı,
3 — Daha çok hastalık ve zararlı sorununa yol açılabile¬ceği,
4 — Daha çok kimyasal kullanılmasını gerektirdiği,
5 — No-till tarım sistemiyle elde edilen ürün, alışılagelmiş toprak işlemeye uygulanan sistemden daha düşük olduğu şeklin¬de özetlenebilir.
No-till tarım sistemine getirilen bu eleştiriler aşağıdaki şe¬kilde yanıtlanabilir.
2.4.3.1. Toprak İşlemesiz Tarım Sisteminde Sistem Yönetimi
Toprak işlemesiz tarım alışılagelen toprak işlemeli tarım şekliyle kar¬şılaştırıldığında, daha fazla ekim öncesi hazırlık ve planlama gerektirir. Eğer ekim öncesi yabancı ot sorunuyla yeterince uğ¬raşılmamış ve nasıl kontrol altında tutulacağına önceden karar verilememişse, bitki geliştikten sonra çapalama yoluyla onun kontrol altında tutulmasına olanak yoktur. Bu nedenle toprak işlemesiz tarım uygulayacak bir işletme yöneticisi tarlasındaki yabancı ot hakkında yeterli bilgi sahibi olmalı ve onu nasıl ve hangi kimyasalla kontrol altında tutabileceğini önceden bilmesi ge¬rekmektedir. Bu nedenle de toprak işlemesiz tarım eğitimsiz bir çiftçinin uygulayabileceği sistem değildir. Yenilikleri izleyen dinamik bir yönetici gerektirir.
Toprak işlemesiz tarımda bilgi yetersizliği nedeniyle yapılacak küçük bir hatanın rizikosu diğer sistemlere göre daha büyüktür.
Bu nedenle bir işletmenin sahibi geçiş döneminde birden¬bire bütün arazisinde No-till tarım uygulaması yerine, % 25 inde bu uygulamaya başlanarak zaman içinde genişletilmesi daha yararlıdır. Toprak işlemesiz tarım yönetimini başarıyla uygulayan çiftçile¬rin dediği gibi; bu sistemin yönetimi diğer sistemlerin yöneti¬minden zor değildir, sadece yönetim sistemi farklıdır. Bu sis¬temde traktör üzerinde oturarak uzun süre çalışmak yerine, sistemin kazandırdığı boş zamanda araştırma ile bilgi düzeyini yükselterek insana daha yakışır bir yol izlenmektedir,
2.4.3.2. Ağır ve Drenajı İyi Olmayan Tarlalarda Üretim
Daha önce açıklandığı gibi No-till tarım uygulanan tarla daha iyi nem tutar. Yani drenajı iyi olmayan ağır killi bir tar¬lada No-till tarım uygulandığında drenaj problemi daha da artar denilebilir. Özellikle ilkbaharda tarlada gereğinden fazla su tutulması toprağın geç ısınmasına, bitkinin zarar görmesine yol açacaktır. Ancak kurak olduğu için daha çok rutubetin tu¬tulması istenen kuru tarım ve nadas alanlarında da bunun ya¬rarı olabilir. Bu nedenle işletme sahibinin tarlaların drenaj du¬rumunu çok iyi bilmesi gerekir. Böyle bir tarlada başlangıçta azaltılmış toprak işleme yöntemi seçilerek, zamanla toprakta organik madde miktarını artırıp toprak strüktürünü organik madde ile iyileştirmek yararlı sonuçlar verecektir. Ayrıca ya¬ğışlı ve sulanabilir alanlarda uygun drenaj sistemleri ile tarla¬nın drenaj sorununun da çözülmesi gerekir. Drenaj sisteminin yerleştirilmesinde zorluk varsa No-till tarımda değişik bir uy¬gulama olan sırt yapılmış tarlada No-till uygulanarak aşırı ne¬min zararlı etkilerinden belli ölçülerde kaçınılabilir.
2.4.3.3. Toprak İşlemesiz Tarımda Hastalık ve Zararlı Kontrolü
Alışılagelen toprak işlemeli tarım yöntemi dışında, uygula¬nacak toprak muhafazaya yönelik tüm yöntemlerde, hastalık ve zararlı kontrolüne daha fazla önem verilmesi gerekmektedir. Bunun iki önemli nedeni vardır;
— Toprak pullukla altüst edilmediğinden zararlı yumurta ve larvaları toprak altına gömülerek öldürülememektedir,
— Toprak yüzeyinde kalan organik madde zararlı ve hasta¬lıkların gelişmesi için uygun bir ortam olabilmektedir.
Ancak şunu da unutmamak gerekir ki; uygulanan bu yön¬temden faydalı böcekler de yararlanacağından ve sayıca arta¬caklarından bunların zararlıları kontrol altında tutma olanak¬ları da artacaktır.
No-till tarımda en önemli silah kimyasal maddeler değil, bilgi ve yönetimli bir mücadele şeklidir. Tarla kontrollerinin bi¬linçli ve sık, sık yapılmasının önemi büyüktür.
2.4.3.4. Toprak İşlemesiz Tarımın Kimyasal Kullanımına Etkisi
No-till tarım yapan bir işletmenin kimyasal kullanımından kaçınması olası değildir. Özellikle herbisit bu yöntemde mut¬laka kullanılacaktır. Kimyasal kullanımı da masraf ve çevre kirliliğinin artması anlamına gelebilir.
2.4.3.5.Masraf
No-till tarım uygulayan bir çiftçinin kimyasal yolla yaban¬cı otları kontrol altında tutması gerektiğinden alışılagelmiş top¬rak işlemeli tarım yapan bir işletmeciden daha fazla herbisit kullanacağı kesindir. Ancak bu masraf tarladaki yabancı ot cinsi ve yoğunluğuna bağlıdır. Bazı tarlalarda fazla yabancı ot bulunmadığı gibi kolay kontrol altında tutulabilen otlar da bulunabilir. Bazı tarlalarda da bunun tersi bir durumla karşı¬lanabilir.
No-till tarımın bir yöntem olarak, beraberinde getirdiği ekim nöbeti sistemi yabancı ot sorununun çözümünü de kolaylaştır¬maktadır. Bu nedenle toprak işleme masraflarından yapılacak ekonomi büyük olacağından daha fazla herbisit kullanımının getirdiği ek masraflar büyük değildir.
2.4.4. Toprak İşlemesiz Tarımın Verime Etkisi
Hiçbir işletme sahibi No-till tarım yöntemi uygulayacağım diye daha yüksek verimden fedakarlık etmez. Bu yöntemin uy¬gulandığı ilk yıllarda belli ölçüde verimin düşmelerine rastla¬nabilir. Ancak yüksek verim işletme sahibinin yönetim biçimiy¬le çok yakından ilgilidir- Bütün diğer tarım sistemleri için de geçerlidir Yapılan tüm araştırma sonuçlarına göre No-till tarım diğer tarım yöntemlerine göre daha az verim veren bir yöntem değildir. Çizelge 7 de bu konuda ABD de yapılan araştırma so¬nuçları verilmiştir.
2.4.5. Toprak İşlemesiz Tarımda Herbisit Kullanımı
No-till tarımda herbisitler pulluk, diskaro ve kültivatörün yerini almaktadır. Dolayısıyla No-till tarımda bilinçli bir herbisit kullanımı mutlaka gereklidir.
2.4.5.1. Yabancı Otun Tanınması
Tarlada herbisit kullanımında birinci aşama problem olan yabancı otun tanınmasıdır. Bu amaçla bölgedeki tarımsal kuru¬luşlardan yardım istemek şarttır. İşletme sahibi belli ölçülerde
Toprak İşlemesiz Tarımda Verim
Yöntemler Mısır Verimi (kg/ha) Soya Verimi (kg/ha)
ALTİ + Çapalama 6477 2990
ATİ 5778 2853
ATİ + Çapalama 6223 2990
ATİ 5588 2718
MYTİ + Çapalama 6668 2990
MYTİ 5905 2785
TİT 2785
Açıklamalar
ALTİ = Alışılagelmiş toprak işleme
ATİ = Azaltılmış toprak işleme
MYTİ = Muhafazaya yönelik toprak işleme
TİT = Toprak işlemesiz (No-till tarım)
Kaynak : Ohio Agricultural Research and Development Center Wooster, ABD.
Aynı araştırma kuruluşu tarafından yapılan diğer bir araş¬tırma ise;
Mısır verimi (kg/ha) Soya verimi (kg/ha) Devamlı Mısır-Soya Mısır-Soya rotasyonu mısır rotasyonu
ALTİ + Çapalama 7048 7112 1766
ATİ + Çapalama 7239 7302 1698
TİT 8255 8191 1902
zararlı böceği ve özelliklerini tanıyabilirken yabancı ot konu¬sundaki bilgisi genellikle yetersizdir. Yabancı ot tanıtıcı renkli el kitapları işletme sahibine yararlı olacaktır. İşletme sahibi tar¬lasındaki yabancı otun;
— tek yıllık çayır otları,
— çok yıllık çayır otlan,
— tek yıllık geniş yapraklı,
— çok yıllık geniş yapraklı
ayrımlarını, tohumdan mı, rizomdan mı çoğaldığı v.b. konular¬da bilgi edinmelidir.
2.4.5.2. Kullanılan Herbisitler
No-till tarımda kullanılan herbisitlerin hemen, hemen tama¬mı gerektiğinde alışılagelmiş toprak işlemeli tarım yöntemin¬de kullanılabilir. Fakat bunun tersi her zaman geçerli değil¬dir. Yani .alışılagelmiş toprak işlemeli tarımda kullanılan her herbisit No-till tarımda kullanılamaz. Çünkü alışılagelmiş yöntemde bazı herbisitler toprak işleme yoluyla toprak içine karıştırılması gerekmektedir. No-tiil tarımda kullanılan herbisitleri 3 ana gruba ayırabiliriz;
1 — Ekim sırasında yabancı otları öldüren kontakt herbi¬sitler (Contact herbicedes at planting)
2 — Ekim öncesi veya çimlenme öncesi kalıntı etkili her¬bisitler (Pre-plant ör pre-emergence residual herbicides)
3 — Çimlenme sonrası herbisitler (post-emergence herbi¬cides) .
• Başlıca kullanılan herbisitlere örnek verecek olursak, aşağıdaki gibi örnekleyebiliriz.
a) Ekim sırasında yabancı otları öldüren bazı kontakt herbisitler;
Herbisit Etkili Maddesi Kontrol Ettiği Yabancı Otlar
Paraquat Çimlenmiş tek yıllık çayır otları ve geniş yapraklılar
Roundup Her türlü geniş yapraklılar
2,4 - D Hertürlü geniş yapraklılar
b) Ekim öncesi veya çimlenme öncesi bazı rezidüel etkili herbisitler
Aşağıda listede verilen herbisitlerin toprak işlemeyle top¬rak içine nüfuz ettirilmesine gereksinme yoktur. Bunlar tohum çimlenmeye başlamadan uygulanmalıdır. Bunların yağmurla kök bölgesinin yıkanması yararlıdır Bunların önemli bir kıs¬mı, kökü daha derinde olan yabancı ot köklerine kontak etkilidir.
Herbisit Etkili Maddesi Kontrol Ettiği Yabancı Otlar
Atrazine Tek yıllık geniş yapraklı ve tek yıllık çayır otları
Bicep Tek yıllık geniş yapraklı ve tek yıllık çayır otları
Bladex Tek yıllık geniş yapraklı ve tek yıllık çayır otları
Dual Tek yıllık çayır otların çoğuna
Dyanop Geniş yapraklılar ve bazı çayırlar
Laso Tek yıllık çayır otları
Lorox Geniş yapraklılar ve bazı çayırlar,
Princep Tek yıllık geniş yapraklılar ve bazı çayırlar
Prowel Tek yıllık çayırların çoğuna ve bazı geniş yapraklılara
Ramrod Tek yıllık çayırlara ve bazı geniş yapraklılara
Surflan Tek yıllık çayırlar ve bazı geniş yapraklılara
Çimlenme Sonrası Herbisitler
Herbisit Mısır Kontrol Ettiği Yabancı Otlar
Atrazin Tek yıllık geniş yapraklılar ve bazı çayırlar
Banvel Geniş yapraklılar
Bicep Tek yıllık geniş yapraklılar ve bazı çayır otları
Bladex Tek yıllık geniş yapraklılar, çayır otları
Dual Çayır otlarının çoğu
Lasso Tek yıllık çayır otları
Lorax Geniş yapraklılar ve bazı otlar
Prowl Tek yıllık otlar
Ramrod Tek yıllık otlar
2,4-D Geniş yapraklılar
Herbisit Soya Kontrol Ettiği Yabancı Otlar
Basagran Geniş yapraklılar
Balzer Geniş yapraklılar
Hoelon Çayır otları
Paraquat Çayır otları
Premerge Geniş yapraklılar ve çayır otları
Roundup Geniş yapraklı ve çayır otlarının çoğu
Sensor/Loxone Geniş yapraklı ve çayır otlarının çoğu
2.4.6.Toprak İşlemesiz Tarımda Gübreleme
Toprak işlemesiz tarımın gelişme yıllarında pek çok araştırıcı ve çiftçi özellikle gübreleme açısından bu sistemin pek çok sorun yaratacağını ileri sürmüşlerdir- Gübrenin toprak içine karıştı¬rılması ve kök belgesi veya biraz daha derine verilmesinin mutlaka gerektiği savunulmuştur. Üreticinin öteden beri alış¬tığı ve benimsediği sistemde gübre bu şekilde toprağa verilmek¬tedir. Yüzeye atılacak gübreden bitki hangi ölçüde yararlana¬bilir sorusu sorulmaktadır. Toprak işlemesiz tarım geliştikçe toprak yü¬zeyinden yapılan gübrelemenin sakıncalı olmadığı, tersine ba¬zı avantajları olduğu anlaşılmıştır.
Ancak toprak işlemesiz tarımdaki gübre uygulaması ile alışılagelen sistemdeki uygulama arasında bilinmesi gereken bazı temel farklılıklar vardır. Bu nedenle aşağıdaki iki konu üzerinde durulacaktır :
1 — No-till tarımdaki gübrelemeyi alışılagelmiş sistemdekinden ayıran farklar,
2 — No-till tarımda toprak örneklerinin alınması ve Top¬rak pH'sının kontrolü ve kireç verme
2.4.6.1. Toprak İşlemesiz Tarımdaki Gübrelemeyi Alışılagelmiş Top¬rak İşlemeli Tarımdan Ayıran Noktalar
Bu iki yöntemdeki gübreleme farkı iki önemli nedenden kaynaklanmaktadır. Bunlar;
a — Toprak mikro çevresi, b — Uygulama yöntemleridir.
No-till tarımda toprak mikro çevresi, toprak işlemeli tarla¬da yatırılan çevreden farklıdır. Çünkü bu sistemde toprak yü¬zeyi organik madde ile kapalı olduğundan toprak yüzeyinde daha fazla rutubet tutulabilmekte, dolayısıyla toprak sıcaklığı daha düşük olmakta ve toprak işlenmediğinden havalanma daha azdır (yetersiz değil, daha azdır). Organik madde nede¬niyle toprağın bazı fiziksel özelliklerinin değişimi gübrenin toprak içindeki biçimini de etkileyecektir.
Alışılagelen yöntemde toprak yüzeyine dağıtılan gübre, ku¬laklı pulluk veya diğer toprak işleme aletleriyle toprak içine gömülerek karıştırılabilmektedir No-till tarımda toprak işleme olmadığından sistemlerin doğası gereği bir uygulama farkı or¬taya çıkmaktadır.
2.4.6.2.Toprak Örneklerinin Alınması ve Toprak pH'sı
Diğer tarım yöntemlerinde olduğu gibi No-till tarımda da periyodik toprak örnekleri alınarak toprak pH durumu ve te¬mel besin maddelerinin durumunun sürekli kontrol edilmesi gereklidir. Her iki yada üç yılda bir örnek alınmasının yararı vardır. Örnek almak için en uygun zaman hasat sonrasıdır. No-till sistemde toprak pH'sı ve kireç miktarı saptanması için örneğin toprak yüzeyinden itibaren ilk 5 cm'den alınması ge¬reklidir. Fosfor ve potasyum tayinleri için 10-20 cm'ye kadar inilebilir.
No-till tarımda aşağıda açıklanan iki nedenden dolayı top¬rak pH'sı 6.0 veya üzerinde tutulmalıdır. Çünkü;
1 — Özellikle asit karakterli gübreler (azotlu gübreler,, üre v.b.) zaman içinde toprak asitliğini yükseltecekleri için besin maddelerinin alınması zorlaşacak, bitki gelişimine olum¬suz etki edecektir.
2 — Araştırma sonuçlarından elde edilen bulgulara göre düşük toprak pH sı koşullarında No-till tarım için önemli olan «triazine» etkili maddeli herbisitlerden «atrazine ve simazine» etkinliklerini kaybetmektedirler. Diğer bazı etkili maddelerde asit topraklarda benzer değişim göstermektedirler.
Düşük toprak pH'sı toprağa uygun miktarda kireç veril¬mesiyle düzeltilebilmektedir. Özellikle No-till tarıma yeni baş¬layacak bir üreticinin tarlasında toprak pH'sı düşükse kireç¬lenme ile onu 6'nın üzerine çıkartma yollarını araması gerek¬lidir.
Birincil önemli olan bitki besin maddeleri N, P ve K dır. Özellikle azot, bazı baklagiller hariç tutulursa, tüm bitkiler için en önemli bitki besin maddesidir. Azot suda eriyerek top¬rak yüzeyinden derinlere doğru kolayca hareket ettiğinden özellikle granül haldeki azotlu gübrelerin No-till tarımdaki toprak yüzeyine verilmesinden hiç bir zararı yoktur, tersine faydası vardır.
Potasyum ve fosfor azotta olduğu gibi çabucak yıkanarak toprak derinliklerine hareket etmez. Özellikle fosforun hare¬keti potasyumdan daha yavaştır. Yüzeye uygulanan potasyum ve fosfor uzun süre ilk 10 cm’lik toprak katında kalabilir. An¬cak No-till tarımda toprak üst yüzeyinde daha fazla rutubet tutulduğundan bunlar zamanla bitkinin kök bölgesine inerler-
N, P ve K yanında bitkinin 13 adet daha ikinci besin mad¬deleri olan kalsiyum, magnezyum, kükürt, mikroelementler olarak anılan bor, bakır, demir, manganez, molibden, çinko ve klordur. Ayrıca karbon, hidrojen ve oksijen de havadan alın¬maktadır.
2.4.7.Toprak İşlemesiz Tarıma Uygun Ekim Makinelerinin Seçimi ve Kullanımı
1960 yılından önce ABD'de No-till tarım yapan çiftçiler, ellerindeki mevcut malzemelerini değiştirerek anız mibzeri şek¬line getirmişlerdir. Bunların bazısı başarılı olmuş, bazıları ise o günkü koşullarda başarısız kalmıştır. Ancak, No-till tarımla ilgili temel araştırmalar tamamlandıktan sonra bu tekniğe uy¬gun ekim makinaları geliştirilmiştir. Özellikle bugün ABD çift¬çisi seçmekte güçlük çekecek kadar çok çeşit ve markada No-till ekim makinesiyle karşı karşıyadır- İşletme koşullarına uygun seçim yapabilmek ve seçilen makineyi efektif kullanabilmek için bazı temel konuların bilinmesi gerekmektedir-
2.4.7.1. Toprak işlemesiz Ekim Makinesi Seçimi
Toprak işlemesiz ekim makinesi, ön bitki anızı ve artıkları ile, çeşitli yabancı otlarla kapalı tarlada hiçbir toprak işleme yapılmak¬sızın tohumu istenilen şekilde ekilebilen özel düzenlerle dona¬tılmış bir ekim makinesidir.
Tarla yüzeyi, alışılagelmiş yöntemle hazırlanmış tohum yatağına, göre organik artıklarla kapalı, daha ıslak veya daha sert olabilir.
Toprak işlemesiz ekim makinesi ile alışılagelen ekim makinesi ara¬da 3 önemli farklılık vardır.
1 — Toprak işlemesiz ekim makinesi ağır ve yüksek mukavemetli ya¬pılmıştır.
2 — Her ekici ünite-ayak önüne birer adet disk keski yerleştirmiştir.
3 — Toprak işlemesiz ekim makinesi üzerinde ilave ağırlık vardır. Ekim makinesinin ağırlığının fazla olmasının nedeni, disk
keski ile ekici ayağın yeterince batarak tarla yüzeyindeki anız artıklarını kesmesini sağlamak içindir. Bazen öndeki bant on-duleli (fluted style) yapıldığından ekimin yapılacağı çok dar bir bantta toprak kısmen şerit şeklinde işlenmektedir.
2.4.7.2. Toprak İşlemesiz Ekim Makinelerinin Taşıması Gereken Temel Özellikler
1 — Önemli bir problemle karşılaşmadan çayır tarla ve anızla örtülü tarla yüzeyindeki bitki artıklarını kesecek kadar sağlam ve ağır olmalıdır.
2 — Tohumun ekileceği çok dar bir şeridin işlenmesini sağ¬lamalıdır. Bu bandın genişliği normal koşullarda 5-7,5 cm, de¬rinliği toprak rutubet durumuna göre 7,5 - 15 cm'dir.
Tohum, derinliği önceden seçilen üniform bir derinliğe yer¬leştirilmelidir.
Tohumun yerleştirme derinliğine, bitki çeşidi, toprak sıcak¬lığı, toprak nem durumu birincil derecede etkilidir- Ekim maki¬nesi tohumu 2,5 - 7,5 cm arasında ayarlanabilir bir derinliğe ekebilmelidir.
4 — Tohum etrafından, toprakla desteklenmeli ve sıkıştırılmalıdır.
Kapatma ve sıkıştırma işi ekici ünite arkasına bağlanan baskı tekerlekleri veya küçük örtme tekerlekleriyle sağlan¬maktadır. Tohumun çimlenmesi, kuş ve kemirgenlerden korun¬ması için toprakla örtülerek sıkıştırılması şarttır. Sıkıştırma tohum etrafındaki hava boşluklarını azaltır ve toprak, dolayı¬sıyla tohumun nemle ilişkisini sağlar. Çimlenmeyi hızlandırır.
5 — Tohum normu geniş bir aralıkta hassas olarak ayarlanabilmelidir.
6 — Sıralar arası değişebilir olmalıdır.
No-till ekim makinesinin taşıması gereken bu temel özellikler yanında istenirse ilave olarak gübre ve ilaçlama ün-sektirt ve herbisit) düzenleri de eklenerek bu geçişte tüm işle¬melerin yapılabileceği kombine bir makine haline getirilebilir.
Anıza ekim makinesinin ana organları şunlardır
Disk Keskiler (Coulters)
Uygulamada en çok kullanılan iki tip disk keski vardır.
— geniş ondüleli yüzeyli (fluted style)
— dar ondüleli yüzeyli-tırtıllı tip (ripple style)
Dar ondüleli tip daha dar bir toprak şeridini işlediğinden anızı daha iyi kesmektedir. Bu nedenle bu tip disk keski geniş ondüleli tipe göre daha yaygın olarak kullanılmaktadır.
Disk keskiler çatıya, derinlik ayarının sağlanması için aşağı yukarı hareket edecek şekilde, ve yine sağa, sola ayarlı olma¬lıdır. Disk keskilerin yeterince batması için disk başına 200-250 kg’ lık bir ek ağırlık düşmesi gerekmektedir. Özellikle geniş ondüleli keskilerin yeterli batması için kenarlarının keskin olma¬sı gereklidir. Çaplan 360-460 mm arasında değişmektedir. 460 mm çaplılardan daha iyi sonuç alınmıştır.
— balta ayak (Shone-type opener)
— çapa ayak (Chisel boot type opener)
— çift disk (Double - disk opener) tiplerinde yapılmaktadır. Çift disk ekici ayakta disk çapı 0 350-400 mm olmalıdır.
Anız artıklı toprağa daha iyi batması ve önünde sap birik¬tirmemesi açısından çift diskli çizi açıcılar uygulamada daha yaygın kullanılmaktadır.
Baskı Tekerlekleri (Press wheels)
Baskı tekerlekleri her ekici ünitede çizi açıcı arkasına bir çift veya tek olarak yerleştirilir. Toprak tipi ve ekini sırasında¬ki nem durumuna göre uygulamada çok değişik tip kapatma ve baskı tekerleği kullanılmaktadır. Bazı ekim makinelerinde tohumun çizi içine yerleştirilme derinliği kapatma tekerlekle¬rinin ekici ayaklara göre yüksekliklerinin değiştirilmesiyle sağ¬lanmaktadır. Çapları disklerle aynı veya daha büyük olabil¬mektedir.
Ekici Üniteler (Planter Units)
Ekici ünitelerden istenen, ağır ve sağlam bir yapıdır. Çatı¬ya ayrı ayrı bağlanan ünitelerle ekimde derinlik kontrolü ve tekdüze ekim derinliği daha iyi sağlanabilmektedir.
Uygulamada tek bir sabit sandıklı No-till ekim makineleri (drills) da oldukça yaygın olarak kullanılmaktadır.
No-till ekim makineleri diğer ekim makineleri ile karşılaş¬tırıldığında daha pahalıdırlar. No-tl1! ekim makineleri alışıla¬gelmiş tarımda kullanılabilirken, alışılagelmiş tarımda kullanı¬lan ekim makineleri No-till tarımda kullanılmaktadır.
Satın almadan önce işletmecinin aşağıdaki konularda dü¬şünmesinde yarar vardır :
1) İşletmenin özel ihtiyaçlarının dikkate alınması ;
İşletmede yetiştirilecek bitki cinsi, toprak yapısı, ileriye yö¬nelik hedefler, makinenin çok bitki için mi, tek bitki için mi kullanılacağı önceden dikkate alınmalıdır.
2) İhtiyaca uygun büyüklük seçimi;
No-till ekim makinelerinin çekilme hızı diğer ekim makinelerinden daha düşüktür. Bu nedenle işletme büyüklüğü ve ekime uygun zaman dikkate alınarak en uygun iş genişliğin¬de bir makine seçilmelidir. Ekim makinesinin ekici ayak sa¬yısı arttıkça kullanılması ve kontrolü zorlaşır. Tarla engebeli ve tesviyesi iyi değilse 6 sıralıdan daha büyük ekim makinesi kullanılmalıdır. Ayak başına 15 HP gerektiği unutulmamalıdır. Bu durumda Türkiye için 4 sıralı bir ekim makinesi traktör güç durumuna ve işletme yapısına daha uygundur.
3. İKİNCİ URUN SOYA ve MISIRDA YENİ BÎR ÜRETİM TEKNİĞİ - TOPRAK İŞLEMESİZ TARIM
İlk kez ABD'de 1960'h yılların başında söz konusu edilme¬ye başlayan «anıza doğrudan ekim tekniği» yada diğer bir de¬yişle «toprak işlemesiz tarım tekniği» dünyada gittikçe yaygın¬laşan bir uygulama alanı bulmaya başlamıştır.
Yıllardır alışılagelmiş toprak işleme yöntemi ile üretim ya¬pan bir işletme sahibi, çeşitli nedenlerle toprak işlemesiz tarım tekniğine geçmeyi düşünürse, daha önceden aşağıdaki kav¬ramlar konusunda yeterli bilgi sahibi olmalıdır :
l — Toprak işlemesiz tarım tekniği kavramının ne olduğu¬nun iyi anlaşılması, iyi anlaşılmaktadır. Oysaki toprak işlemesiz tarımda rüzgar ve su erozyonu % 95-99 oranında azaltılabilmektedir..
3.1. Düşük Üretim Masraflarına Yönelim
Özellikle pullukla anız bozmada düşük iş genişliği ve dü¬şük ilerleme hızı nedeniyle büyük yakıt tüketimi ve bunun yanında aşınan işleyici organların sık, sık yenilenmesi gerek¬tiğinden makine masrafları yüksektir. Toprak işlemesiz ta¬rımda bu yüksek toprak işleme maliyetlerinden kurtulmaktadır. Özellikle her geçen gün artan yakıt fiyatları çiftçileri yeni arayışlara yönlendirmektedir. Özellikle 1973 petrol kri¬zinden sonra bu yönelim daha da hızlanmıştır.
3.2. Üretim Etkinliğinin Artırılması
Tarımsal işletmelerde zamanlamanın önemi büyüktür. Özellikle 2. ürün üretiminde bir günün dahi önemi vardır. Kla¬sik tip toprak işlemeli ekimde tohum yatağı hazırlığı önemli ölçüde zaman kaybına neden olmaktadır. Toprak işlemesiz tarımda işlemler azaltıldığı ve kullanılan ekim makinelerinin iş genişlikleri büyük olduğundan hızlı çalışmaya olanak sağ¬lanmıştır.
1966'da ABD'de Allis Chalmers Firması ilk anız mibzerini seri üreterek pazarlamaya başlamıştır. Türkiye'de şu anda bu gereksinmeyi karşılayacak bir anıza direk ekim makinesi bulunmamakta, Soya ve mısırda anıza ekim araştırma safha¬sındadır.
3.3. Toprak İşlemesiz Tarımın İkinci Yararları
Daha önce açıklandığı gibi no-till tarımın temel yararları olan;
— Toprak muhafazası,
— Enerjiden tasarruf,
— Zaman ve emek tasarrufu
yanında bu yöntemi uygulayan işletme sahiplerinin bir kısmı diğer bazı avantajlardan da yararlandıklarını görmüşlerdir.
Bu yararlar ;
— Makine masraflarının azalması,
— Marjinal alanları değerlendirme imkanının doğması,
— İkinci ürün yetiştirme olanağı
— Toprak neminin korunması,
— Toprak sıkışıklığının azaltılmasıdır.
3.3.1. Makine Masraflarının Azalması
No-till tarım yönteminde toprak işlemenin terk edilmesi demek, toprak işleme aletlerinin kullanılmaması veya varsa yerine yenilerinin alınmaması demektir. Her geçen yıl fiyat¬ları artan toprak işleme aletlerine ve yedek parçalarına işlet¬me sermayesi yatırılmaması anlamına gelmektedir. Özellikle işe yeni başlayan genç isletme sahipleri için toprak işleme aletlerine önemli bir sermaye miktarının ayrılmaması büyük bir avantajdır. No-till yöntemini seçen bir işletme sahibinin;
—- Traktör,
—Anıza ekim makinesi ve
— Pülverizatörden başka toprak hazırlığı, ekim ve bakım işlemleri için diğer bir makineye gereksinmesi yoktur. Hasat makinelerine gereksinme her iki sistemde de aynıdır.
Tarımsal işlemler içinde en büyük çeki kuvveti gerek¬sinmesi pullukla sürme ve diğer toprak işleme aletleri nede¬niyle ortaya çıktığından, toprak işleme devreden çıkınca bü¬yük traktör kullanımına da gerek kalmayacaktır. Pullukla işlemede işleme derinliği ve toprak cinsine bağlı olarak ku¬lak başına 25 HP gerekirken, No-till tarımda anıza ekim makinesi ayak başına 15 HP yeterli olmaktadır
3.3.2. Marjinal Alanların Değerlendirilmesi
Üretim masrafları azalacağından bir kısım çiftçiler daha önce üzerinde tarım yapmayı düşünmedikleri bazı alanları değerlendirme imkanına kavuşacaklardır. Örneğin;
— Alışılagelen toprak işleme yöntemi uygulandığında yağmur erozyonu nedeniyle üzerinde çalışılmayacak kadar eğimli alanlar veya ağır tesviye ile tasarlama gerektiren an¬cak teras masrafları nedeniyle bos bırakılan alanlar değerlendirilebilmektedir.
Toprak derinliğinin az olması nedeniyle sert tabakaya yakın ol¬duğu için pullukla işlenmeyen yüzeysel toprakları pulluk dev¬reden çıkacağından değerlendirme imkanı bulunmaktadır.
3.3.3. İkinci Ürün Yetiştirme Olanağı
İkinci üründe en önemli sorun yetiştirme zamanının kısa¬lığı nedeniyle buğday hasadından sonra vakit kaybedilmeden tohumun ekilebilmesidir. No-till yöntem olarak işlemeyi dev¬reden çıkartarak ekimi öne aldığından 2. ürün ekim alan¬larının genişlemesini sağlayabilmektedir. Ayrıca erken ekim, hasadı öne alarak, yağışlardan etkilenmeyi önlemektedir.
3.3.4. Toprak Neminin Korunması
Toprak işlemesiz tarım 3 nedenle toprak neminin daha iyi korunmasını sağlamaktadır :
1 — Toprak alt-üst edilmeden bırakıldığında radyasyon etkisiyle daha az buharlaşma olmaktadır. Ayrıca toprak yü¬zeyinde bitki artıkları gölge ve malç tabakası nedeniyle direk ışıktan toprağı koruduğundan buharlaşma kısmen de azala¬caktır.
2 — Toprak tipine, strüktürüne göre değişmekle birlikte bol organik artıklı işlenmemiş toprağın tarla kapasitesinde tuttuğu su miktarı, işlenmiş toprağın tarla kapasitesindeki su miktarından daha fazladır Çünkü No-tül yöntemiyle üze¬rinde tarım yapılan toprak organik maddece daha zengindir.
3 — Ayakta kalan anız ve malç şeklindeki bitki artıkları yağmur ve kar şeklindeki yağışları daha iyi tutarlar ve tar¬lada daha çok nem birikmesini sağlayabilirler.
3.3.5. Toprak Sıkışıklığının Azaltılması
Özellikle killi ve bazı killi-kumlu topraklarda her geçen yıl daha ağır ekipman ve daha çok tarla trafiği pulluk taba¬nı (plow pan, hard pan) oluşumuna neden olmaktadır.
Diğer nedenle oluşan taban taşları varsa da genellikle taban taşları üst toprak katı tava gelip, çizi tabanı ıslak ol¬duğu durumlarda ağır ekipmanlarla çalışma sırasında orta¬ya çıkmaktadır. Sert tabaka oluşmuş topraklarda özellikle pamuk soya v.b. kazık köklü bitkilerin gelişmeleri yeterli ol¬mamaktadır. Düşey kök gelişimi yerine yatay kök gelişimi gö¬rülmekte, potansiyel verim azalmaktadır.
Bu sert tabaka zaman, zaman dipkazanlarla kırılabilirse de yeni ekipman, enerji tüketimi ve yüksek güçlü traktör ge¬reksinimi yaratmaktadır.
4. İKİNCİ ÜRÜN TANIMI ve ÖNEMİ
Bir yılda birden fazla ürün alma olarak tanımlanabilen ikinci ürün tarımı her şeyden önce ekolojik koşulların elverişliliği¬ne bağlıdır. Yetiştirme dönemi boyunca yeterli sıcaklık sağlana¬bildiğinde, yeterli verimlilikteki topraklarda ikinci ürün yetiş¬tirilebilmektedir.
Türkiye'de ikinci ürün tarımı yapılabilecek yöreler Ege, Ak¬deniz ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinin sulanabilir tanın alanlarıdır. Bu bölgelerdeki ikinci ürün üretim alanı potansiyeli yakın vade için 300 000 ha olarak tahmin edilmektedir. Uzun dönemde hedef 400 000 ha olarak saptanmıştır.
Soya, mısır, yerfıstığı, çeltik susam v.b. yaz dönemi ikinci ürün yetiştirilecek bu alanın tamamında bir an için soya yetiş¬tirildiği düşünülürse;
(300 000 ha x 2 000 kg/ha) / 1000 = 600 000 ton soya elde edilmiş olacaktır. 1983 yılında soyanın ortalama fiyatı 60 TL/kg oldu¬ğuna göre milli gelire yapılacak brüt katkı 36 milyar TL civa¬rında olacaktır.
Son yıllardaki soya üretim alanları , miktarları ve verimleri aşağıdaki çizelgede verilmiştir.
Yıllar Ekim Alanı (ha) Üretim (ton) Verim (kg/da)
2000 15 000 44 500 297
2001 17 000 50 000 294
2002 23 000 75 000 326
2003 23 000 75 000 326
Kaynak: FAO (2003)
İkinci ürün tarımının yaygınlaştırılmasıyla sağlanacak ya¬rarlar şöyle sıralanabilir :
1 — Bir yılda iki ürün alınarak sulama hizmetleri yatırımı götürülen alanlardan daha fazla yararlanılması sağlanabilir,
2 — Yağlı tohum üretimi artırılarak bitkisel yağ açığının giderilmesiyle dışalım en aza indirilerek döviz tasarrufu sağ¬lanabilir,
3 — Hayvancılıkta öngörülen gelişmelere ulaşılmasını en¬gelleyen faktörlerden biri olan protein ve karbonhidrat açığı¬nın kısmen kapatılması sağlanabilir,
4 — Sürekli pamuk üzerine pamuk mono kültürü nedeniyle bozulan doğal dengenin yeniden kurulması ve özellikle soya ekimi ile toprağa önemli oranda azot kazandırılarak bir sonraki bitki için azotlu gübre kullanımı azaltılabilir,
5 — Sulanır alanlarda daha fazla iş gücü kullanılması ile işsizliğin kısmen azaltılması, sanayi kesiminde ve hayvancılıkta yeni istihdam olanakları sağlanabilir,
6 — Tarım ürünlerinin çeşitlenmesi ve halkımızın daha iyi beslenmesi sağlanabilir,
7 — Ulusal gelirin ve bu arada çiftçi gelirlerinin artması yararlarını sağlayacağı söylenebilir.
ikinci ürün tarımı üretim potansiyelimiz, ikinci üründe yaz dönemi ve kış dönemi olarak iki gruba ayrılarak incelenebilir.
ikinci üründe yaz dönemi : Ege, Akdeniz ve Güneydoğu Ana¬dolu Bölgeleri sulanır tarım alanlarında buğday-arpa hasadın¬dan sonra 15 Haziran-15 Kasım tarihleri arasındaki 135 gün¬lük dönemde;
— Soya,
— Tane mısır,
— Yerfıstığı,
— Susam,
— Çeltik,
— Sorgum ve
— Ayçiçeği tarımı yapılması olasıdır.
Yapılan araştırmalar bunun mümkün olduğunu göstermiş¬tir. Özellikle ikinci ürün tarımının alan ve üretim olarak en fazla yoğunlaştığı Çukurova Bölgesinde, soya, tane mısır ve yerfıstığı üretiminde her geçen yıl alan ve toplam üretim mik¬tarında büyük gelişmeler sağlanmaktadır.
2 inci üründe kış dönemi : Pamuk ekim öncesi, Kasım ayı ortası ile Nisan ayı ortasını kapsayan 150 günlük dönemde;
— Turfanda patates,
— Bakla,
— Fiğ ve
— Kolza tarımı yapılması olasıdır.
Çukurova Bölgesinde, yaz dönemi ikinci ürünleri kadar ge¬niş alanda olmasa da, pamuk öncesi 2 inci ürün olarak turfan¬da patates, bakla ve bazı kış sebzelerinin (marul, pırasa, ıspa¬nak) üretimi yapılmaktadır. Kolza ekimi konusunda da bazı araştırma ve yayım çalışmaları sürdürülmektedir-
Türkiye'nin 2 inci ürün potansiyelinden tam olarak yarar¬lanmak için alınması gereken önlemler aşağıdaki şekilde sıra¬lanabilir :
1 — Tohumluk sorununu çözecek, tohumluk üretim ve to¬humluk hazırlama, saklama sistemlerinin geliştirilmesi gerek¬lidir. Özellikle soya ve mısırda halen tamamen dışa bağımlı bir tohumluk sağlama yolu izlenmekte olduğundan bu yol, sağ¬lanan milli gelirin önemli bir kısmını tekrar götürmektedir.
2 — Üretim sahalarında 2 inci ürüne uygun teknoloji kul¬lanımının yaygınlaştırılması gerekmektedir. Özellikle soya ve tane mısır gibi oldukça yeni ve çiftçinin yeterli bilgisinin olmadığı bu konularda yayım çalışmalarına çok büyük önem veril¬melidir. 1981 yılında başlatılan soya projesi ile yayım konusun¬da oldukça önemli başarılar elde edilmiştir. Üniversite ve Araş¬tırma Enstitülerinden alınan sonuçlardan da yararlanılarak yayın çalışmalarına daha etkili olarak devam edilmelidir.
3 — Özellikle yağışlı geçecek yıllarda kurutma sorunları¬nın çıkabileceği düşünülerek gerekli önlemler alınmalıdır. Özellikle konu mısır, yerfıstığı ve soya açısından önemlidir.
4 — Kredi ve pazarlama konusunda darboğazlar çözümlen¬melidir. Bu ürünlerde daha bir süre devlet desteği gereklidir.
5 — İkinci ürün işlemede yağ sanayinin dışında, ürünü di¬ğer şekillerde değerlendirecek gıda sanayine yatırımlar özen¬dirilmelidir.
6 — Üretimde enerji tasarrufu sağlayacak, hasatta kayıp¬ları en aza indirecek, toprak işleme, ekim, bakım ve hasat sis¬temlerinde yeni teknoloji uygulamaları ülkemiz çiftçisine gü¬nü gününe aktarılmalıdır .
Türkiye'de 1981 yılında uygulamaya konulan 2 inci ürün projesi kapsamında şimdiye dek bazı gelişmeler kaydedilmiştir. Yaptığımız araştırmalar, arazi çalışmaları ve gözlemlerimize göre ikinci ürün soya ve mısır üretiminde tohum yatağı hazır¬lığı ve ekim sisteminde zaman kazandırıcı, işi hızlandırıcı ve enerji tasarrufuna yönelik yeni teknoloji uygulamalarına ge¬reksinme olduğu saptanmıştır. Başta ABD olmak üzere Brezil¬ya ve Arjantin'de ikinci ürün soya ve mısır üretiminde azal¬tılmış toprak işlemeli ekim veya doğrudan anıza ekim konu¬sunda önemli yenilikler elde edilmiştir.